Kanal D izle Star Tv izle Atv izle Show Tv izle Fox Tv izle TRT 1 izle NTV Spor izle Kral Tv izle A Haber izle Tv8 izle NTV izle CNN izle Samanyolu izle Tjk Tv izle Yumurcak Tv izle
bulut
Merhaba okuyucular. Yine bir Blogger İpucu ile karşınızdayız !Uzun zamandır kaynak kodlarını araştırmakla yetinip nasıl olacağını bilemediğim bir eklentiyi artık blogumda sizlerinde görmüş olduğu gibi kullanmaktayım. Çözümü ise 2007 yılından beri moderatörlüğünü yaptığım
Bilişim Rüzgarı Forumu'ndan arkadaşım elektr10'nun blogunda buldum. Uzun zamandır aramamın sebebi ise bulutun üstüne geldiğinizde kaç yazı olduğunu bir title ile göstermesi.Ve birde bu bulutu çekici kılan ok işaretinin yapılabiliniyor olması. Uzun uzadıya anlatmaya gerek yok gayet hoş ve açıklamalı bir eklenti. Ben çok aradığımdan olsa gerek şimdi bu yazıyı mutlulukla anlatıyorum sizlere. Her neyse "Laf olsun,torba dolsun" hesabı değil de "Az ama öz" olsun prensibiyle hazırsak eklentinin nasıl yapıldığına geçelim:
mevsim
Evet evet sen ! Hiç bir zaman hiç bir şekilde değişmeyeceğini söyleyen insan ! Ne olursa olsun, 'beni kimse değiştiremez' diyen, kendinden bu kadar emin olan kişilik ! Oysa çok emindin kendinden ne oldu da böyle birden bire 360 derece dönüverdin ? Zor mu geldi kuzum bu hayat sana ? Senle alay etmiyorum ama alay edilecek bir kişilik olduğunu söylüyorum ! Bak işte sende değiştin, sende herkes gibi oldun.. Diğer insanlardan hiçbir farkın kalmadı.. Hani verdiğin sözler, hani nerdeler söyler misin ?


İnsanoğlu böyle işte.. Hem nankör, hem kibirli, hem suçlu ve hemde güçlü !! Yaradılış fıtradından mı nedir bilinmez ama insanoğlu hata yapmak için yaşıyor sanki.. Ve sanki bu hataları sonucunu bile bile, sonucunu kestire kestire yapıyor.. Bu kadar patavatsızlık, bu kadar laubalilik bir tek insan denilen mahlukata ait işte.. Hayvan dediğimiz çoğu zaman dışlanan varlıkların değerini yavaş yavaş anlıyoruz sanki.. Hatta o kadar iyi anlıyoruz ki artık çoğu insan denilen kişilerin yüzlerine baktığımızda onlara {hayvanlara} hakaret ediyoruz..
blogger yasak


Blogger'a erişim sorunu uzun bir zaman önce ortaya çıkmıştı. Şu sıralar bu senaryoyu tekrar yaşıyoruz ve özel alan adı kullanan blogger bloglarına bile girilmiyor ! Kaç gündür iletişimden arkadaşlar bu sorunun çözümü hakkında bir yazı yazmamı istediler. Bende bu vesileyle bu yazıyı yazıyorum. Şimdi öncelikle şunu belirteyim ki ben daha önceden sitemi İHS'nin kontrol paneli üzerinden yayınlıyordum. Ama artık DNS Parkı kullanıyorum ve size de dns parkı öneriyorum. Şimdi sorunun nasıl çözüleceğine geçelim:



Öncelikle dnspark.net'e üye oluyoruz ve giriş yapıyoruz. Giriş yaptıktan sonra DNS Hosting bölümüne giriyoruz ve Add Domain butonuna tıklıyoruz ve sitemizi başında www olmadan ekliyoruz. Sonra da alt kısımda yer alan şu ayarları sırasıyla uyguluyoruz:

ayar 1




Yani iki kısımda da A kaydı eklenip birinde boş yere hiçbir şey yazılmayıp diğerinde ise sadece www kaydı ekliyoruz. İP'ler yukarıdaki gibi 216.239.32.21 olacak. Olay bundan ibaret arkadaşlar. Tabi bu ayarları dns park'da yaptığınızda kendi alan adı firmanızdaki ayarları sileceksiniz ! Ben bu şekilde resimde görüldüğü gibi sorunsuz olarak ne zamandır kullanıyorum. Eğer sorununuz hâlâ devam ederse elimden geldiğince yardımcı olabilirim, kolay gelsin..
logitech logo


Logitech ismini aslında adece ses sistemlerinde duymuştum. Ses sistemlerine karşı müthiş bir zaafım var malesef. Özellikle 5+1 ses sistemlerinin hastasıyım diyebilirim. Nerede bir yüksek müzikli ve basslı bir müzik duysam oradan ayrılasım gelmez. Yolda arkadaşlarla yürürken ben duraksayıp o bası o ritmi içlerime kadar hissetmek istiyorum.. Tabi onlar bunu anlamıyor ve "hadi hadi" nidalarıyla beni kolumdan tutup götürüyorlar : ) Yani kısacası ses sistemlerinden gelen seslere bayılıyorum. İşte bu piyasanın bana göre en

iyisi Logitech. Bir sürü marka ile müzik dinledim ama logitech kadar net ve bası yüksek başka bir marka görmedim.. İşte Logitech'e karşı sempatikliğim buradan geliyor..



Ben logitech markasını artık tek geçiyorum. Şöyle ki; 1 ay içinde aşağıdaki ürünleri gözüm kapalı aldım. Aldığım ürünler gerçekten çok güzel ve çok müthişler. Logitechin sadece ses sistemlerinde değil diğer ürünlerinde de çok iyi olduğunu test ettim, onayladım arkadaşlar ;) Sizlerde almak istiyorsanız kafanızda hiç soru işareti olmasın gönül rahatlığıyla tavsiye ediyorum. Biraz pahalı olduğu doğrudur ama 1 kere alıyorsunuz hemde içiniz çok rahat bir şekilde.. Şimdi hepsini bu ay aldığım ürünleri sırasıyla sizlere tanıtmak istiyorum:



1-) LOGITECH 910-001557 M215 NANO KIRMIZI MOUSE

Fiyatı 29,90 TL Teknosa'da. Bence özelliklerini göre çok uygun bir ürün. Test ettik 10 metreden bile çekiyor meret :) Lazerli olduğu için. Birde dünyanın en küçük alıcısına sahip bu ürün. Şaşırdınız dimi :)

logitech-mouse


2-) LOGITECH 939-000120 N100 COOLING PAD {Notebook Standı + Soğutucusu}



Fiyatı 39,90 TL {Teknosa'da} Evet bu üründe hem rahat etmenizi sağlayan bir stand hemde soğutucu. Yani logitech bizlere bu rahatlığı ikisi bir arada olarak sunmuş. Otururken belim çok ağrıyordu ve laptobu dizime koyduğumda dizlerim yanıyordu bu ürün sayesinde artık donuyorum..  Allah razı olsun senden Logitech :)

logitech-stand


3-) LOGITECH 939-000116 SLEEVE {Notebook Çantası}



 Fiyatı 54,90 TL {Teknosa'da]     Bu da bildiğiniz notebook çantası. Aslında bildiklerinizden çok daha güzel. Çünkü üstünde mouse hediyeli. O mouse'nda piyasa fyatı en az 15 TL vardır. Çanta da gerçekten diğer ürünler gibi kaliteli. 9 veya 10 tane büyüklü-küçüklü bölme kısımları var. Yani laptop dışında her türlü işinizi de görür :)

logitech-çanta


İşte aldığım ürünler bu şekilde değerli okuyucular. Hepsinden çok memnunum ve gönül rahatlığıyla kullanıyorum. Hepsinin de 2 yıl garantisi var. Sizlerede logitech'i ısrarla tavsiye eder, hayırlı günler dilerim.. :)
pozitif olabilmek
Hayat denilen mecra gerçekten çok ama çok garip sayın okuyucular. Bazen en ufak bir şey hayatımızı karartırcasına bizi üzebiliyorken, bazen de en ufak bir şey hayatımızın akışını o derece de değiştirebiliyor.. Bizler de bu ince uçurumlar arasında "yuvarlanıp gidiyoruz" misali hayatımızı devam ettirmeye çalışıyoruz.. İyi de olsa kötü de olsa bir şekilde hayat devam ediyor. Ediyor etmesine de hayat bazen bize çok acımasız davranıyor. Bunu da "kaderin cilvesi" diyerek çekiyoruz sinemize.. Çekiyoruz çekmesine de bu sefer de isyan edesimiz geliyor. Edelim etmesine de ya sonra verilecek hesaplar.. Ve devam eden kelimeler...



Bize büyüklerimiz, hocalarımız hep pozitif olmamızı söylüyorlar ama bu ülke de nasıl pozitif kalır ve nasıl pozitif düşünebiliriz ki soruyorum sizlere ? Yalancılığın tavan yaptığı, hortumculuğun hiç bitmediği, kötülerin her zaman iyileri ezdiği, zalimin zulmünü her devirde devam ettirdiği, nemrutun acımazıslığı misali yapılan acımasızlıklar, dinsizin hakkından gelemeyen imansızlar, vs. vs... Yani anlayacağınız bu karamsar vesaireler içinde bizi hayata bağlayacak pozitifliği nerede bulacağız ? Avrupaya bakıyorumda refah düzeyi çok yüksek olan bir sürü ülke var. Bizde bir Avrupa ülkesiyiz ama bizim Ülkemiz öyle mi ? Bence Hayır.. Düşünebiliyor musunuz ülkenizde hırsızlık yok, kapkaçcılık yok, insanlar dinlerini özgürce bir şekilde yaşabiliyorlar, hiçbir şekilde kimse size karışmıyor.. {Tıpkı ecdadlarımız Osmanlı gibi} Evet önceden bizlerde yaşanılan bu hoşgörüler şimdi Avrupa'da.. Böyle bir ülke de yaşanılmaz mı sayın okuyucular ?



Yok işte sanki en son gençlik-nesil bizleriz gibi bu saydıklarımın hiçbirisini göremiyorum güzelim Ülkemde.. Bütün bunlara rağmen nasıl pozitif olunur bilmiyorum ama her şeye rağmen pozitif olmak, her zaman bardağın dolu tarafını görmek istiyorum ben.. Ne kadar karamsar bir tablo olursa olsun bir gün her şeyin düzeleceğine tüm yüreğimle inanıyorum ben.. Belki de o günleri göremeyeceğim ama öyle bir gün olacağını biliyorum. Bu konuda sezgilerimin çok kuvvetli olduğunu düşünüyorum. Her şeye rağmen pozitif olabilmemiz dileğiyle, sağlıcakla kalın..
öğrenci


Her şey 6 yaşında başladı.. Okul sözcüğü ilk başlarda insana masum gelse de zamanla yerini kine, nefrete bırakır oldu.. Çok istekli çok hevesliydik okumaya, cahil kalmamaya.. Bizim de arkadaşlarımız olsun biz de okuyalım istedik. Büyüklerimizden " Bak ben okumadım görüyorsun halimi, oku da adam ol ! " psikolojisiyle büyüdük biz.. Zevk alarak okuduğumuz zamanlar yıllar geçtikçe azap haline döndü. Sınıfta okumayı ilk söken, ilk gittiği okulda 46 kişinin oyuyla başkan yapılan, kurdeleyi mavi önlüğüne takılan ben bakıyorum da şimdi o yılları özlemle anıyorum..





İlkokul gerçekten güzeldi. İlkokulda çok yaramaz bir kişilik olarak sivrilivermiştim o zamanlar.. Kaşımın üstünü kim bilir kaç kez voleybol direklerine vurdum .. 11-50 oynarken ne çok kişiyi yakaladım, yakalamakla kalmayıp arkadaşların üstünü başını yırttım.. Yakalama pahasına üst yırtan bir canavarmışım ben  adeta : ) İlkokul yılları acısıyla, tatlısıyla güzel geçerken ortaokula adımı atmıştım. Ortaokulda birden fazla hocanın olması bizde şaşkınlığa yol açmıştı çocuk psikolojisiyle.. Ortaokul yıllarında yaramazlıklarımı bir kenara atıp çok sessiz bir kişiliğe bürünmüştüm. Beni tanıyanlar çok sessiz, çok efendi olarak tanımlarlar genelde. İşte bu genelleme o yılların bir eseri..



Tabi ilkokul 4'ten sonra liseye kadar (lisede dahil) bir sürü takdir ve teşekkür belgelerim oldu. Hâlâ evde saklarız aldığım belgeleri ve karnelerimi. Bir ara unutmazsam fotoğraflarını çekerim. Çok şükür derslerine bağlı bir öğrenciydim. Ezberi kuvvetli, heyecandan bildiklerini bir anda unutan birisiydim aynı zaman da ben : ) İstiklal marşının 10 kıtasını ezberlerdim ama utangaçlığımdan 5 sene boyunca 1 defa bile andımızı okul karşısında okuyacak cesareti gösteremezdim.. (Andımızı da ezberliyordum bu arada :) Lise hayatı boyunca hâlâ çocukluktan kurtulamamış arkadaşlarım vardı benim.. Bu arkadaşlarımı olgunlaştırmak için her yönü denedim ama malesef huylu huyundan vazgeçmiyor arkadaş ! Kendim çok olgunum ya neyse :P



Derkeeenn geldik Üniversiteye.. Kesinlikle hayallerini kurduğum bir yerde değilim onu söyleyeyim ilk başta. İnsanların burada benden olgun, espri anlayışı kuvvetli, hepsinin sosyal birer birey olduğunu düşünmüştüm ama yanılmışım.. Burası ne biliyor musunuz sayın okuyucular ? - Okuduğum lisenin 2. yarısı gibi bir şey.. Öğretim görevlileri başına buyruk hareketlerle istediği yetkiyi almış. Sanki öğretim görevlisi değil okulun müdür yardımcısı ! Hepsinin de maşallah arabaları var ve son model ne hikmetse.. İçlerinden sadece 4 tanesi beğenebileceğim türden hocalar. Geriye kalanlar sanki lise hocaları gibi. Meslek yüksek okulu demek böyle bir yermiş. Ama isyan yok aklımda. Aklımda sadece burayı en iyi bir şekilde bitirebilmek var sayın okuyucular gerisi bahane ve hikaye.. Vizelerde başladı geceleri 4'de yatıp 7:30'da kalkıyoruz hoş.. Allah sonumuzu hayretsin, sağlıcakla kalın..



Not: Bu yazı kesinlikle bir isyan yazısı olmayıp, içimde birikenlerin dışa vurumudur..
sayfa-sayac
Blogger'ın en büyük sorunlarından bir tanesi yazıların ne kadar okunduğunu gösteren doğru düzgün bir eklentisinin olmaması herhalde. Daha doğrusu doğru düzgün demek de yanlış olur. Çünkü Blogger'ın orijinal olarak böyle bir eklentisi hiç olmadı. Yeni getirilen eklentisin de ise sadece Blogger Kontrol Paneli'nden yazıların kaç defa okunduğu görünüyor.O da henüz beta aşamasında bana göre. Çünkü sadece en çok okunan 10 yazıyı gösteriyor ve tüm yazılarımızı da listelemiyor ! İşte tam bu devre de bugün sizlere tanıtacağım sayfa sayaç eklentisi görev yapmaya başlayacak..





Bu eklentiyi eminim birçok yerde görmüşsünüzdür. Fakat eklentiyi kurduktan belli bir süre sonra sayaç linki hata veriyordu. Hatta eklentiyi kurmadan bir çoğu da çalışmıyordu zaten ! Çalışanların bir kısmının da reklamlı olup kendi linklerini koyan insanlar tarafından yapıldığını düşünecek olursak bu eklenti tam size göre olmuş oluyor. Ben yaklaşık 3-4 gündür sorunsuz bir şekilde stabil olarak kullanıyorum. Bu eklentiyi hazırlayan Blogger Counter blogunun sahibi Barış Bey'dır. Kendisi sitesinde bu eklentinin ücretli olduğunu belirtmiş sizinde göreceğiniz üzere.  2-3 gün önce ki konuşmalar sayesinde sağolsun Barış hocam bana çok yardımcı oldu ve sıfırdan bir eklenti kurmama olanak tanıdı hemde ücretsiz ! Bende ücretsiz olan bu eklentiyi siz değerli ziyaretçilerime sunmak istedim..



Eklenti henüz beta aşamasında. Vakit bulduğumda bu eklentinin çok daha ayrıntılı bir şekilde yapılmış halini de sizlere sunmak isterim. Ama öncelikle "eldekiyle yetinme" deyimiyle size bu eklentinin de yazılarınızı çok güzel sayacağı garantisini veriyorum.. Eklentinin temeli PhpMysql'e dayanıyor aslında. Basit gibi görünen fakat bir o kadar da karışık bir kod satırıyla çalışıyor eklentimiz. Biz barış hocamla konuştuk ve eğer bu eklentiye talep fazla olursa çok ama çok cüzi bir miktarla 2 $'a satmayı düşünüyoruz. Para ödendikten sonra da kurulum klavuzunu satın alan kişiye Türkçe ve İngilizce olarak sunmayı düşünüyoruz. Kurulum dosyasını da pdf formatında sunmayı düşünüyoruz eğer talep fazla olursa. Bugün anlatacağım eklenti tamamen ücretsiz olup kendi hostumda barındırılmaktadır. Tek eksi tarafı  kullanan kişi ne kadar çok olursa bu eklentiyi hostun bandwith'i yani aylık kotası o kadar çabuk dolar ve bu da benim aylık ekstra bandwith almam anlamına gelir. İsterseniz kuruluma geçelim bir an önce:



Şimdi öncelikle şunu belirteyim bu eklentiyi anasayfanız da gösteremezsiniz ! Gösterseniz bile yazıları periyodik bir şekilde yanlış olarak sayacaktır eklenti. Bunun yerine bu eklentinin en mantıklı tarafı yazdığınız yazıya tıklandıktan sonra sayıyor olması. Ayrıca tekil hiti değil çoğul hiti sayar yani  siz sayfayı her yenilediğinizde okunma sayısı sırasıyla 1 defa artar. Bunları söyledikten sonra Kontrol Paneliniz'den "Şablon HTML'sini düzenle" kısmına gelelim ve şu kodu arayalım:



<p><data:post.body/></p>
[Yazının içinde sizin istediğiniz bir yere de yapıştırabilirsiniz alttaki kodu]

Bu kodu bulduktan sonra şu kodları yapıştıralım:



<b:if cond='data:blog.pageType == &quot;item&quot;'><span style='color: #297eb9;'>Görüntülenme: <script src='http://counter.enesilhan.net/counter.php' type='text/javascript'/></span></b:if>
Yukarıda kırmızı renkle işaretlediğim kısımları istediğiniz gibi özelleştirebilirsiniz. Renk koduna istediğiniz renk kodunu Görüntülenme: yazan yere de istediğiniz yazıyı yazabilirsiniz arkadaşlar. Eklenti gerçekten çok basit. Yine de yapamadığınız veya sormak istediğiniz yer olursa hiç çekinmeden sorabilirsiniz. Geçmiş bayramınızı da en içten dileklerimle kutlarım. Hayırlı Günler..
blogger
Uzun zamandır blogladığım sistemin alt yapısını oluşturan Blogger'ı gün geçtikçe daha çok sevmeye başlıyorum. Gerek basitliğiyle, gerek google'nın ona vermiş olduğu güçlü destekle, gerekse de artık kıran gibi kaynayan temalarıyla blogger'a olan aşkım, şevkim bazı kişileri çatlatıyor : ) Neyse bu çatlatma faslını geçelim. Blogger ile artık iki kardeş gibiyiz, neredeyse kan bağımız var diyebilirim : ) {şaka} Bu klasikleşmiş espriden sonra blogger'ın domainimi 2 yıl 101 gündür bünyesinde barındırdığı için sonsuz teşekkür ederek yazıma devam ediyorum..





Blogger'ı 2007 yılının eylül ayından beri sık sık kullanıyorum. İlk başta hiçbir heyecanı, hiçbir esprisi olmasa da günler geçtikçe blog kavramını öğrendikçe iyi ki açmışım dedim kendi kendime.. O zaman tabi ne blog yazmayı, ne yorum yapmayı, ne de diğer blogları seviyordum : ) {evet bu bir itiraf} Ama işte Zaman kavramı burada bir kez daha kendini gösteriveriyor.. Daha önce vakti zamanında şöyle bir yazı ile Blogger ile Wordpress'i  de karşılaştırmışım.. Ama dediğim gibi bu süre zarfında beni en tatmin eden ve tüm ihtiyaçlarımı karşılayan tek sistem Blogger oldu.



Şimdi olaya objektif olarak bakmaya çalışıyorum. 2010 yılı içerisinde almış olduğum host sayesinde çok şükür Wordpress'i kullanma imkanım da oldu. Ama bu sefer detaylı oldu ve  bu sefer "sevmeye başlamalıyım" diyerekten yola çıkmıştım wordpress'i kurarken.. Her şey güzel başladı kendi temamın aynısını wordpress'de de kullanmaya başladım fakat bana bir türlü kendini sevdiremedi. İndex yönünden wordpress çok güzel indexleniyor Allah var yani  hakkını yiyemem : ) Google wordpress'in etiketlerini bile indexliyor düşünebiliyor musunuz ? :P  Çok güzel eklentileri mevcut. Seo yönünden müthiş hit alabiliyorsunuz. Tema yönünü söylemeye zaten gerek yok. Son zamanlarda çıkan Blogger temalarının da yaklaşık %98'i wordpress'den uyarlanıyor.



  • "Eee bu kadar güzelse niye geçmedin Wordpress'e ?

diyenleriniz mutlaka olacak ve haklısınız da . Ben bu soruyu çok düşündüm ve sistem değiştirenleri ve değiştirmekle kalmayıp pişman olanları gördükçe yavaş yavaş bu karardan vazgeçtim. Geçmeyi çok düşündüm ama ben Blogger'a bir türlü ihanet edemedim : )  Şimdi keşke demiyorum ve iyi ki geçmemişim diyorum, bu çok güzel bir duygu.. Tabi wordpress'i kullandık hakkını yemeyelim bazı şeylerde blogger'dan çok daha iyi. Mesela birçok scrpti çok güzel bir şekilde wordpress'e kurabiliyorsunuz ama bunu blogger'a uyarlamak çok zor.  Bu konu bir tarafa Wordpress'in işlevi büyük ama o soğuk olan editörüne bir türlü ısınamadım zaten.Blogger'ın ki ne güzel yazını yaz ve basit bir şekilde yayınla : ) Bu belki alışkanlıktandır ama ısınamadım işte kardeşim olmuyor, olmuyor, olmuyor !!



İşin özü 3 yıldır aktif bir şekilde blog tutan birisi olarak ben yeni blog açan genç kardeşlerimize kesinlikle Blogger'ı öneriyorum. Son zamanlarda bir sürü de yenilik getirdi ve getirmeye devam edecek bunu da bilmenizi isterim. Wordpress'den Blogger'a da geçenlere kapımız her zaman açık elimizden geldiğince yardımcı da oluruz.. Şahsen ben vaktim olduğunca ve elimden geldiğince yardım etmeye çalışıyorum zaten yine olursa yine yaparım ve sözümün arkasındayım .. Emin olun çok rahat edeceksiniz blogger'da. Bu konu çok tartışıldı hatta haddini bile aştı ama ne yapayım sevgimi gizleyemiyorum Blogger'a : )  Bir sonra ki yazıda görüşmek üzere sayın okuyucularım, esen kalın..
Malumunuz Türkiye'de yaşıyoruz ve bu yaşadığımız ülkede iş bulupta evlenmek o kadar kolay değil arkadaşlar. Özellikle erkek arkadaşların lise veya üniversite hayatından sonra korkulu rüyası diyebilirim. İşsizlik sorunu bu ülkenin en ciddi sorunu olarak en tepede yer alıyor malesef. Bu sorun o kadar ciddi ki artık iş bulmak eskisi kadar kolay değil. Artık her anne baba da kızını işsiz kişiye vermiyor doğal olarak. İlk başta sorulan hep işimiz oluyor !



Tabi bizlerde biraz tembel bir millet olduğumuzdan iş bulsak bile dayanamayıp o işten istifasını veren insanlarız aynı zamanda.. Dara gelemeyiz, her şey güllük gülistanlık olsun isteriz. Ve isteriz ki her şeyi oturduğumuz yerden yapalım. Son dönemlerde bilgisayarın önemi artınca artık nerdeyse her evde iyi veya kötü bir bilgisayar bulmak mümkün. Yeni nesil gerçekten çok şanslı. Ben 16 yaşında bilgisayarla tanışan bir insan olarak kardeşime baktığımda 8 yaşında internetten oyun oynar olmuş. Hatta kuzenimin kardeşi şu online oyunlar üzerinden kontör bile satmışlığı var : ) Acı ama gerçek bana göre.



Ve yine son dönemlerde ortaya çıkan Blog kavramı tüm gençliği sarmış durumda. Kimileri bloglarında devri bitti demesine rağmen bence çok büyük bir kitle öyle veya böyle blog yazmaya devam ediyor. Kimileri ilk başlarda belli bir çıkar beklemeden sadece zevk için yazsa da ilerleyen dönemlerde artık o yazdığı blogdan haklı olarak kazanç beklemek durumunda kalıyor. Aslında o da biliyorki bu sadece bir zevk işi. Ama belli bir süre sonra yazdıklarından ödül almak istiyor ve çoğu blog da bunu başarıyor.



İşte bu noktadan sonra Blog işi yazı yazmaktan ileri gidiyor ve meslek haline dönüşmeye başlıyor. 5 yıl öncesi ve şu an çok popüler olmasına rağmen büyüklerimize blog yazıyorum desen anlamazlar bile. "O da ne ki" demelerinde haklılar onlara kızmayın : ) Bizde onlara göre yeni nesil oluyoruz çünkü. Şimdi işin özü bu noktadan sonra başlıyor. 1 yıl öncesinden kafamı kurcalayan şu soruya gelelim:

  • Bir kız istemeye gittiğimizde kayınbaba bana işin ne diye sorduğunda bende "Blog yazıyorum efendim" dediğimde bana vereceği tepki başlıktaki gibi {Bizim blogcuya verecek kızımız yok} olmasından korkuyorum ! 

Sizce neden olmasın sayın okurlar ? Blogculukta bir meslek olamaz mı ? Bu işten para kazanan insanlar var hemde sabit bir şekilde. Tamam belki Türkiye şartlarında reklam gelirleri beklediğimiz gibi değil ama bu işte kendini gerçekten kanıtlayan insanlar var. Bu soruyu birde siz düşünün bence. Özellikle erkekler düşünsün, ileride böyle bir durumda kalabiliriz diye düşünüyorum. Böyle bir durumla karşı karşıya kaldığımızda ne yapacağız acaba ?
wmaracı
Bugün sizlere henüz yeni açılan fakat şimdiden büyük ses getirecek bir projeden bahsetmek istiyorum. Sitemizin adı wmaracı yani Webmaster Aracı kelimesinin kısaltılmış hali. Bu siteyi diğer sitelerden ayıran birçok özelliği mevcut.   Yani bu sitenin farkı nedir, diğer sorgulama sistemlerinden farklı olarak ne yapıyor diye soracak olursanız cevabım hazır hemen söyleyeyim:



Wmaraci.com yani
webmaster aracı diğer sorgulama sitelerinden farklı olarak sorgulattığınız web sitenizi "Çıkart" butonuyla o günde sorgulattığınız sitenizi bütün bilgileriyle saklamanızı, kaydetmenizi hatta ve hatta bilgisayarınıza kaydetmenizi sağlıyor! Bu özellik benim çok hoşuma gitti.



Bunun dışında webmaster aracları'nda benim en sevdiğim bölüm olan Araçlar kısmında birçok alt özellik bulunmakta. Yani siz sadece sitenizin genel özelliklerine bakmakla kalmıyorsunuz ayrıyeten özel özelliklerine de erişebiliyorsunuz. Bir zamanlar Zeytech diye bir webmaster sitesi vardı artık kapandı sanırım. Orayı birçok insan gibi bende çok severdim. Kapanmasına Türk webmasterları adına bende çok üzülmüştüm fakat artık wmaracı'nın  Zeytech'in yerini tutacağından hiç şüphem yok.



Demin bahsettiğim Araçlar bölümü altında ben en çok HTML kodlarını şifreleme kısmını beğendim. Yani bazı uyanıklar sitenizden sizin isteğiniz dışında kodları kopyalıyor ya hıh işte bu bölüm vesilesiyle o kodları çalsalar bile çalıştıramayacaklar :)  Bunun dışında yine Araçlar bölümü altında 14 tane daha özellik bulunuyor. Yani kısacası bir webmasterın isteğini fazlasıyla karşılayan bir servis diyebilirim wmaracı'na. Hatta istediğinden fazlasını bile verir ben kefilim :)



Bunun dışında "Google Sıra Bulucu" ile gopof.com'un yaptığı işlemide bu sitede yapabilirsiniz. Ayrıca "Sunucu Tarama" ile arattığınız web sitesi ile aynı sunucuda kaç site olduğunu öğrenebilirsiniz. Ve web sitesinin IP bilgilerini, sunucu işletim sistemini ve yazılımlarını öğrenebilirsiniz. Tanıttığım siteye bu adresten ulaşabilirsiniz: http://www.wmaraci.com  Ve bir tavsiyemde bu siteyi yer imlerinize eklemeniz olacaktır. Çünkü her an lazım olacak bir site. Herkese kolay gelsin...
çu.edu
Yaklaşık 19 günün ardından herkese selam olsun okurlarım.. Daha önceki yazılarımda üniversiteye gideceğim ile ilgili ipucu vermiştim. Şimdi de tahmin ettiğiniz veya bildiğiniz üzere artık bende bir üniversiteli oldum :) Üniversiteli olmak bir marifet değil de yine ayrı bir havası oluyor :P Ama önemli olan buraya nasıl geldiğim değil buradan nasıl mezun olacağımdır.. Allah'ın izniyle en iyi şekilde bitirmek istiyorum bölümüm olan Büro Yönetimi ve Yönetici Asistanlığı'nı.



Birde devlet baba sağolsun yurdu da üniversitenin içinde yapmış 200 metre yürüdükten sonra üni.ye gidebiliyorsunuz. Yurdu hiç bu kadar iyi beklemiyordum ama çok şükür Türkiye'nin sayılı yerlerinden birine gelmişim. İlk başlarda yemeğe felan çok param gidiyordu ama sonradan Başbakanımız sağolsun yemek fişlerimizi de gönderdi aylık 120 TL değerinde.. Şimdi sadece öğle yemeğine param gidiyor birde akşam yemekleri çok pahalı oluyor o yüzden hergün minimum cebimden 1,5 veya 2 liram gidiyor verilen fişe rağmen. Ama olsun buna da çok şükür.



Arkadaşlık ortamına da nazar değmesin hepsiyle çok iyi anlaşıyoruz. Sanki yıllardan beri birlikteymişisiz gibi hissediyorum. Artık bu olgunlaştığımızın bir kanıtı mı bilmiyorum ama hepsi birbirinden iyi çok şükür. Oda da 3 kişi kalıyoruz biri hemşerim :) Ve ne güzeldir ki üçümüzde aynı bölümdeyiz :) İlk gün çok zordu benim için. Daha sonra alıştım tabi. İnsan ilk defa evinden ayrı kalınca kendini çok tuhaf hissediyor. Yurtta wireless var ama oda ücretli malesef :( Aylık 12 liraya bilgisayarı bağlıyorlar. Ben laptopumu getirmedim yurda şimdi de çok pişmanım. Arkadaşın netbook'undan yazıyorum bu yazıyı da. Güvenemeim o yüzden getirmemiştim. Neyse artık kurban bayramında memlekete gidersem getiririm belki.



Şimdilik yazacaklarım bu kadar vakit bulursam tekrar yazmayı düşünüyorum inşallah. Kendinize iyi bakın, allah'a emanet olun, sağlıcakla...
ps


Bugün gitmeden önce son anda öğrendiğim bir bilgiyi sizlere anlatmak istedim arkadaşlar. Yazı yazdığım alanın arkaplanının tamamiyle beyaz olmaması yüzünden arkaplanı beyaz olan bazı resimler çirkin duruyordu. Bu şablonun orijinal halinde yazı yazılan yerin arkaplan resmi beyaz idi ama ben birçok değişiklik gibi orada da değişiklik yapmıştım.



Ve bazı şablonlarda yazı yazılan yeri beyaz olmayabiliyor. Bende bugün sizlere sitenize ekleyeceğiniz arkaplanı beyaz olan resimleri nasıl şeffaf yapacağınızı resimli bir şekilde anlatmaya çalışacağım. Uzun süreden beri genellikle eklenti ve kişisel yazılar yazıyordum, bugün ise bu yazıyı yazarak biraz değişiklik olacak. Şimdi anlatıma hemen geçiyorum:



Adım 1: Öncelikle arkaplanı beyaz olan bir resmi photoshop'da açıyoruz, boyutu önemli değil. Ben 620x465 piksel boyutlarında bir resim açtım:

ford2


Adım 2:  Şimdi resim seçiliyken CTRL+A yaparak resmi seçiyoruz ve hemen ardından CTRL+C yaparak bu resmimizi kopyalıyoruz.

ford1


Adım 3:  Şimdi File menüsünden New'i seçiyoruz ve background'unu Transparent olarak seçiyoruz ve OK butonuna basıyoruz:

ford3


Adım 4:   Karşınıza transparant bir yeni çalışma sayfası gelecek ve bu adımda CTRL+V yaparak bu transparant alana daha önce adım 2'de kopyaladığımız resmi yapıştırıyoruz:

ford4


Adım 5:  Resmi yapıştırdıktan sonra Select menüsünden Color Range aracını seçiyoruz ve resmin beyaz olan yerine 1 kere tıklatıyoruz ve OK butonuna basıyoruz:

ford5


Daha sonra karşımıza şöyle bir ekran gelecek ve siz bu ekranda delete tuşuna basarak beyaz kısmı silmiş olacaksınız:

ford6


En sonda da File > Save As yaparak çalışmamızı kaydedebiliriz. Evet arkadaşlar bu konumuzda resmin nasıl şeffaf yapılacağını anlattım, umarım faydalı olur...
jquery-yukarı-çık
Bugünlerde Jquery ile fazla ilgilenmeye başladım. Gerçekten artık Flash'ın yerini alabilecek bir yöntem jquery. Jquery ile birçok şey yapmak mümkün. İletişim formundan, slide galeriye birçok uygulama yapmak mümkün. Hatta
çek-bırak rozeti bile yine jquery ile yapılıyor. Bugün de yine wordpress bloglarında gördüğüm yukarı çık butonunu sadece iki javascript kodu ile bloglarınıza eklemeyi anlatacağım. Sayfadan az bir şey aşağı indiğinizde sağ tarafta beliriyor bu buton. Vereceğim javascripti kendinize göre düzenleyebilirsiniz.  JS dosyasının içinde resim boyutu ve resim adresi var. Dediğim gibi bunu değiştirebilirsiniz.Bu uygulamayı şu şekilde ekliyoruz:



</head> kodundan önce şu iki kodu ekleyerek eklentimizi bitirmiş oluyoruz:

<script src='http://konfor.enesilhan.net/js/jquery-1-4-2.js' type='text/javascript'></script>
<script src='http://konfor.enesilhan.net/js/Asansor.js' type='text/javascript'/>
Şimdi şablonu kaydederek panelden çıkın. Artık sizinde jquery'li yukarı çıkma butonunuz oldu. Siz Asansor.js adlı dosyayı kendinize göre düzenleyeceksiniz. Yine çok basit bir eklenti. Elimden geldiğince böyle basit ama işe yarayan eklentiler sunacağım. Sağlıcakla kalın...
tab-menu-2
Daha önce
şurada Blogger'da tab menü yapımını anlatmıştım. Bugün ise tab menü yapımının 2.bölümünü anlatacağım. Bugün kü anlatacağım tab menü ilkine nazaran daha görünüşlü ve daha estetik + ilkinden çok daha hızlı yükleniyor. Savaş Çalışkan arkadaşımız daha hızlı bir tab menü istemişti bu tab menü tam ona göre. Hemen bu menünün nasıl yapılacağına geçelim:





Eklentinin çalışır haline ***DEMO*** adresinden bakabilirsiniz.



Bu menü yapımının kod satırı ilkinden daha kısa olacak bunu bilmenizi isterim. Yani kısacası her bakımdan bu tab menü daha hoş geldi bana. Öncelikle tab menümüzün CSS kodlarını </b:skin> kodundan önce ekliyoruz:

/*tab menümüz*/
ul.tabNav { float: left; list-style: none; width: 100%; }
ul.tabNav li { float: left; margin: 0 4px 0 0; padding: 4px 0 0;}
ul.tabNav li.current { padding-top: 0; }
ul.tabNav a { background: #EEE; border: 2px solid #CCC; border-width: 1px 1px 0; color: #333; display: block; padding: 4px 4px 5px 4px; text-decoration: none;}
ul.tabNav li.current a { background: #EEE; border-top: 2px solid #CCC;border-right: 2px solid #CCC;border-left: 2px solid #CCC; padding: 6px; }
div.tabContainer { clear: both; float: left; width: 100%; }
div.tabContainer div.tab { background:#FFF; border: 2px solid #CCC; color: #000; display: none; padding: 10px;}
ul.tabNav a:hover {text-decoration:none;}
div.tabContainer div.current { display: block; background:#EEE;}
div.tab p:last-child { margin-bottom: 0; }
div.tabContainer ul li {background:#FFF;padding:0px;margin-left:15px;margin-bottom:1px;list-style-type:square;list-style-image:url(img/li.png);list-style-position:outside;}


CSS kodumuzu ekledikten sonra </head> kodundan önce şu kodları ekliyoruz:



<script src='http://konfor.enesilhan.net/js/jquery-1-4-2.js' type='text/javascript'/>
<script src='http://konfor.enesilhan.net/js/tabs-yeni.js' type='text/javascript'/>


Daha sonra da blogumuzun uygun bir yerine şu kodları ekleyerek tab menü yapımını tamamlıyoruz:



<!-- tab menu başlangıç -->
<ul class='tabNav'>
<li class='current'><a href='#'>Tab 1</a></li>
<li><a href='#'>Tab 2</a></li>
<li><a href='#'>Tab 3</a></li>

</ul>
<div class='tabContainer'>

<!-- 1st tab -->
<div class='tab current'>
<ul>
Birinci tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 2nd tab -->
<div class='tab'>
<ul>
İkinci tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 3rd tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Üçüncü tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 4th tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Dördüncü tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 5th tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Beşinci tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 6th tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Altıncı tab menü içeriği.
</ul>
</div>

</div><!-- tab menu bitiş -->


Ben 6 bölüm ekledim. Size 3 bölüm yetiyorsa kodlardan şu kısmı silersiniz:



<!-- 3rd tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Üçüncü tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 4th tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Dördüncü tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 5th tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Beşinci tab menü içeriği.
</ul>
</div>

<!-- 6th tab -->
<div class='tab'>
<ul>
Altıncı tab menü içeriği.
</ul>
</div>


Takıldığınız yer olursa sorabilirsiniz, kolay gelsin arkadaşlar...
load
Evet arkadaşlar başlığı yanlış okumadınız. Herkesin reklam dendiğinde ilk aklına gelen Google Adsense reklamlarını artık sizde alabileceksiniz. Biliyorum bu işten para kazanan insanlar var ama herkesin parası olmuyor malesef. Belki bana kızacaklar bunu açıkladığım için ama olsun sizler için azar işitmeye razıyım :) Sadece 1 günde hatta daha kısa bir zamanda adsense onaylatmanın sırrını açıklayacağım bu yazımda. Gerçi bu yöntemi bir çok kişi biliyor ama bilmeyenler de oldukça fazla. Hemen bu işin sırrını anlatayım o zaman.



Denemediğim yöntem kalmamıştı adsense reklamlarını alabilmek için. Belki 10-12 kere başvurdum ama hiç birinde kabul edilmedim. Ama r10'da bir arkadaşın yorumuyla bende almayı başardım. Gerçi yorum sanki olmayacak cinsten umutsuz vari yazılmıştı ama ben bir bit yeniği olduğunu farketmiştim. En sonda deneyeyim dedim. Başvurdum ve ertesi gün onaylanmış ve şimdi de konu içinde tıklanmayı bekliyorlar :)



İşte Adsense'ye kabul edilmek için bana göre en etkili yöntem:

  • Arkadaşlar öncelikle farklı bir gmail adresi alın ve .blogspot uzantılı bir blog açın. Bakın ben yeni bir mail adresi aldım. Mail adresim:  ensilhn@gmail.com oldu ve bu adresle blogspotta yeni bir blog açtım ve adını Web Hosting olarak ayarladım.  Siz illa bu ismi yapacak değilsiniz. Google Adwords veya Sağlık ile ilgili bir başlık atabilirsiniz. Bu başlıklardan birini seçtikten sonra o başlıkla ilgili maksimum 3 yazı yazın fakat özgün yazmaya bakın.  Kısa olsun yazılar fakat özgün olsun.  Birde her yazınıza en az 3 etiket girin.

  • Bu aşamadan sonra bu blogun ve yazıların indexlenmesi için maksimum 3 gün beklememiz gerekiyor. 3 günün ardından google'da arama yaptığınızda açtığınız blogun ismini görüyorsanız bu Adsense'ye başvurabileceğiniz anlamına geliyor. Açtığınız blogun indexlendiğini farzederek Adsense'ye başvuru aşamasına geçiyoruz hemen:

  • Adsenseye başvurmada en önemli etken yazdığınız yerlerde Türkçe karakter olmayacak. Ben mesela adı-soyadı kısmına büyük harflerle "ENES ILHAN" yazmıştım. Ve adres kısmında da türkçe karakter olmayacak şekilde yazmıştım. Mesela mahalle fırat mahallesiyse bunu "firat mah." olarak girmiştim. Sizde bu şekilde türkçe karakteri olmadan bilgilerinizi gireceksiniz ve daha önce başvurmuşsanız buradaki telefon numarasından farklı bir telefon numarası gireceksiniz. 

Bunları yaptıktan sonra en fazla 1 gün sonra adsense ye girip login olacağız. Ve göreceksiniz ki bu defa sizinde onaylanmış bir adsense hesabınız olacak. Benim başvurduğum blogspot adresim bu adreste var girip bakabilirsiniz. Sadece 3 özgün ve kısa yazıyla{+ etiketler} görmüş olduğunuz gibi adsense hesabım onaylanmış oldu. İnşallah sizlerde bu dediğim şekilde aylardır belki de yıllardır özlemini çektiğiniz adsense hesabına ulaşmış olursunuz :) Şimdiden kolay gelsin hepinize ..

    load
    Blogger kullananlar artık gerçekten çok şanslı. Birazdan tanıtacağım eklentiyle artık resimleriniz sayfanın aşağı taraflarına indikçe yüklenecek ! Bu sayede sitenizin açılış hızında az da olsa bir azalma olacak. Çünkü bu eklentiyle tüm resim nesneleri jpg,gif,png,bmp vs. ve hatta flash dosyalar bile siz sayfanın aşağı taraflarına indikçe yüklenmiş olacak ! Eklentinin demosunu vermeyeceğim çünkü şu dakikadan itibaren blogumda kullanıyorum ve vazgeçilmez bir eklenti oldu benim için :) İsterseniz bu basit ve bir o kadar da faydalı bu eklentinin anlatımına gelelim:



    Bu eklentiyi aktif hale getirebilmek için Blogger hesabımıza giriş yapıp "HTML'yi Düzenle" kısmına girelim, ve "Widget Şablonlarını Genişlet" tikini aktif hale getirelim. Daha sonra CTRL+F tuş kombinasyonu ile </head> kodunu bulalım ve hemen önüne şu kodları ekleyelim:

    <script charset='utf-8' src='http://konfor.enesilhan.net/js/jquery.min.js' type='text/javascript'></script>
    <script src='http://konfor.enesilhan.net/js/jquery.lazyload.js' type='text/javascript'></script>
    <script type='text/javascript'>
    $(function() {
    $("img").lazyload({
    placeholder : "http://konfor.enesilhan.net/tema/style/grey.gif",
    effect : "fadeIn"
    });
    });
    </script>
    <script type="text/javascript">
    if (window.jstiming) window.jstiming.load.tick('headEnd');
    </script>
    Evet arkadaşlar bu basit kodlarla sitenizdeki resimleriniz ve diğer nesneleriniz siz sayfanın aşağılarına indikçe yüklenecek. Eklenti çok basit ama yine de yapamazsanız yorum formunu kullanabilirsiniz. Hayırlı akşamlar dilerim..
    domain
    Dünyanın en büyük alan adı kaydedicisi Godaddy yine yaptı yapacağını , 1 dolardan daha az fiyata 99 cente .Com .Net .Org .Mobi .Biz .CA .Co .uk ve .IN domain kayıt ve transfer promosyonu başlattı ,

    Kredi kartı olan herkes bu haktan yararlanabilir ;

    Bunun için kullanmanız gereken kod ;







    Detaylar;

    Bir müşteri bu kodla sadece bir tane domain kaydedebilir,

    Kredi kartıyla alışveriş yapmak zorundasınız.Paypal kullanamazsınız.

    10.000 kullanım yada 13 Eylül'de promosyon bitiyor , hangisi önce gelirse.



    Daha fazla godaddy indirim kodlarına verdigim linkten ulaşabilirsiniz.
    Herkese merhaba arkadaşlar iyi akşamlar diliyorum. Bugün blogger bloglarımıza en kolay yoldan video eklemeyi videolu bir şekilde anlattım. Umarım herkesin işine yarar. Tek farkı sanırım player özelliği ve kod satırının çok kısa olması oldu. Normalde blogger panelinden de video eklenebiliyor ama malesef bunun gibi özelleştirme şansına sahip değiliz. Fazla uzatmadan videoyu hemen izlemek istiyorsanız sizi hemen yazının devamına alalım:







    Eklemeniz Gereken Kodlar:

    <!-- Proplayer  by Enes İLHAN -->
    <object width="608" height="470"> <embed type="application/x-shockwave-flash" src="http://konfor.enesilhan.net/video/video2/player.swf" width="608" height="470" allowscriptaccess="always" allowfullscreen="true" bgcolor="#000000" flashvars="videoPath=http://konfor.enesilhan.net/video/video2/Futbol-2010-TSL.flv&imagePath=http://konfor.enesilhan.net/video/video2/super-lig.jpg&autoStart=false&volAudio=90&playSounds=true"></embed> </object>
    <!-- //Proplayer by Enes İLHAN -->
    Yukarıdaki kırmızı renkleri isteğinize göre değiştirebilirsiniz. Zaten video da detaylı anlattım. Kolay gelsin ..
    3
    Enes ve Blog'u olarak bugün 3.yılımıza girmiş bulunuyoruz.. Blogumun 3.yılında beni yorumlarıyla ve destekleriyle yalnız bırakmayan ziyaretçilerime teşekkürü bir borç bilirim. Bir blog inanın ki ziyaretçisi olmadan hiçbir şey ! Üniversiteye gitmeden önce bu anın boş anıma denk gelmesiyle bunu şu an yazıyor olmam benim için ayrı bir zevk oldu.. Ama üzgünüm ki bundan sonra yani ayın 20'sinden sonra eskisi gibi olamayacak bu blog bunu bilmenizi isterim. Tabii ki siteyi kapatmayacağım fakat çok sık aralıklarla güncellenemeyecek ne yazık ki..



    3.yıl dolayısıyla tasarımda herhangi bir değişikliğe gitmedim. Bu temamı gerçekten çok seviyorum ve uzun bir süre de bununlada bloglayacağım gibi görünüyor. Header kısmında 2.yılı simgeleyen resmi 3 olarak değiştirdim. Ve bununla beraber yazı içinde bazı değişikliklere gittim. İconların bir kısmı değişti. Hemen hemen birçok şeyi yuvarlak yaptım :) Keskin görüntü gözüme hoş görünmüyor birde keskin sirke küpüne zarar verirmiş zaten :) Bu kötü espriden sonra birde yorum kısmında ufak bir değişikliğe gittim. Zaten eğer takip ediyorsanız değişiklikler gözünüze çarpacaktır.



    Neyse çok fazla uzatmadan sadece haberiniz olsun istedim. Bugün ayın 5'i ve blogum 2007 yılının 9.ayı olan Eylül'ün 5'nde faaliyete girmişti. Vayy be zaman ne de çabuk geçiyor. Hiçbir şeyden anlamayarak blog yazmak çok kötü. O yıllarımı hatırlıyorumda keşke şimdi ki gibi yazabilseydim diyorum. Neyse demek ki yılmamış,blogu hemen kapatmamış ve şu zamana gelebilmişim. Hiç kimsenin hevesi kaçıp bloglarını veya sitelerini kapatmaması dileğiyle sağlıklı günler diliyorum ...
    kuş
    Geçen gün
    şurada az da olsa bahsetmiştim üniversite işlemleriyle uğraştığımı. O uğraşlar sonucunda üniversiteye kayıt yapılacağı günü iple çekiyordum. Dün ablamla beraber gittik neyse Ceyhan'a. Ama ne gidiş o öyle ! Gaziantep'in ilçesinde oturduğumuz için ceyhana ulaşabilmek için tam 3 araba değiştirdik, yani anlayacağınız aktarmalı gittik, aktarıla aktarıla bir hal olduk artık :)



    Gündüz sıcağında hiç çekilmiyor yol yürümek bir de niyetliysen dünyan başına yıkılırmışcasına eziyet çekiyorsun. Hadi bizim burası çok sıcak belki ama en azından nemi yok, varsa da %10 civarı gibi bir şeymiş. Ama ceyhan öyle değil ki mübarek.. Hem sıcak hem nem 40 derece rahat vardı dün itibariyle.  Şimdi biz sora sora bağdat bulunur hesabıyla tanımadığımız her amca teyzeye yol sorduk. Sağolsun onlarda tarif etmekten hiç çekinmediler.



    Meslek yüksek okulunu bulana kadar rahat bir 3-4 kilometre yürümüşüzdür. Önce bulduğumuzu sanıp bir Anadolu Lisesiyle karşı karşıya geldik :) Sonra o olmadığını anlayınca biraz daha yürüdükten sonra şehrin dışında olan Ceyhan MYO'yu bulduk. Neyse bende kayıt için tüm belgeler hazırdı. Yalnız bankaya harç yatırmamıştım :) Üniversite kampüsünde bankamatikler oluyormuş biz baktık siteden öyle diyordu gerçekten de. Ama orada olmadığını öğrenince şapşal gibi kaldık orada.



    Ben daha ceyhana felan gitmeden önce hayranlarım yanıma geldi ziyaretime :) Adamlar kapıma kadar gelmişler yurda kayıt yaptırmak için. Tabii ki özel yurttan bahsediyorum. Sonra buraya gelen elemanları gördük okulun içinde. İşte biz harcı yatırmadık acaba nereden yatırabiliriz felan sorduk oda çarşı da yatıracaksınız dedi. Çarşı neresi oluyor =) Bu çarşı her şeye karşı olan çarşımı yoksa :)) Neyse sağolsun o elemandan birisi bizi arabasıyla bankaya götürdü ve harcımı yatırdım 126 TL. Daha sonra kayıt işlemden birkaç form felan doldurduk kaydımızı yaptık cillop gibi öğrenci belgemide aldım daha ne isterim Allahtan :)



    Ben susuzluktan ölürken sıcakta bu elemanı bekliyoruz yine bizi otogara götürmesi için. Neyse otogarda uzuuuun bir yolculuktan sonra pestilimiz çıka çıka gece saat 21:43 civarı eve geldik. Şimdi bu başlık ne alâkâ diyeceksiniz biliyorum yani hissediyorum :) Yolculuğa yani ceyhana converse bir ayakkabım var onla gitmiştim. Bende normalde bu sıcaklarda dışarı pek çıkmayan birisi olarak her yere nadiren de olsa terliklerimle çıkan birisiyim.



    Neyse sen bu converse'yi hemde bu sıcakta çorapla saat sabahın 7'snden akşam 10'nuna kadar giy. Ayak mahvolmuş tabi. Bir baktım kuş parmağım ağrıyor. Ayakkabıya alışık olmadığımdan ayağıma vurmuş ayakkabı. Ve bu başlık tüm sıkıntımı anlatır gibi oldu sanki :) Birde acıtasyonlu bir resim gören de ölmüş belleyecek :) Bu yazıları  yazmayı gerçekten özleyeceğim. Çünkü çok az bir zaman kaldı derslerin başlamasına. Blog Allah'a emanet olacak tabii ki :)
    takvimBloggerda belki de şimdiye kadar ki yapılan işlerden en zahmetli olanı herhalde Arşive Takvim eklemektir. Benim şimdiye kadar ki gördüğüm en zahmetli eklenti bu oldu. Eğer sizde bu işlemi yani arşive takvim eklemeyi gerçekten istiyorsanız ben de gerçekten isteyenler için bu işlemi hemen anlatmaya koyulayım :) Gerçekten bu işlemi yapmak isteyener yazının devamını okusun :) Hazırsak hemen başlayalım:



    Şimdi ilk önce Blogger panelimize gidip HTML'yi Düzenle kısmına giderek Widget Şablonlarını Genişlet tikinin seçili olmadığından emin oluyoruz. Bakın dikkat edin bu sefer bu tiki işaretlemiyoruz ! Bu işlemden sonra blogunuzda Arşiv öğesinin ekli olduğundan emin olun eğer Arşiv gadgeti ekli değilse ekleyin. Eğer blogunuzda arşiv gadgeti varsa muhtemelen şöyle bir kod satırı olacaktır:

    <b:widget id='BlogArchive1' locked='false' title='Blog Arşivi' type='BlogArchive'>
    Bu kodu aşağıdaki kodla değiştiriyoruz:

    <b:widget id='BlogArchive1' locked='false' title='Blog Arşivi' type='BlogArchive'>
    <b:includable id='main'>
    <b:if cond='data:title'>
    <h2><data:title/></h2>
    </b:if>
    <div class='widget-content'>
    <div id='ArchiveList'>
    <div expr:id='data:widget.instanceId + "_ArchiveList"'>
    <b:if cond='data:style == "HIERARCHY"'>
    <b:include data='data' name='interval'/>
    </b:if>
    <b:if cond='data:style == "FLAT"'>
    <b:include data='data' name='flat'/>
    </b:if>
    <b:if cond='data:style == "MENU"'>
    <b:include data='data' name='menu'/>
    </b:if>
    </div>
    </div>
    <b:include name='quickedit'/>
    </div>
    </b:includable>
    <b:includable id='toggle' var='interval'>
    <!-- Toggle not needed for Calendar -->
    </b:includable>
    <b:includable id='flat' var='data'>
    <div id='bloggerCalendarList'>
    <ul>
    <b:loop values='data:data' var='i'>
    <li class='archivedate'>
    <a expr:href='data:i.url'><data:i.name/></a> (<data:i.post-count/>)
    </li>
    </b:loop>
    </ul>
    </div>

    <div id='blogger_calendar' style='display:none'>
    <table id='bcalendar'><caption id='bcaption'>

    </caption>
    <!-- Table Header -->
    <thead id='bcHead'></thead>
    <!-- Table Footer -->

    <!-- Table Body -->
    <tbody><tr><td id='cell1'> </td><td id='cell2'> </td><td id='cell3'> </td><td id='cell4'> </td><td id='cell5'> </td><td id='cell6'> </td><td id='cell7'> </td></tr>
    <tr><td id='cell8'> </td><td id='cell9'> </td><td id='cell10'> </td><td id='cell11'> </td><td id='cell12'> </td><td id='cell13'> </td><td id='cell14'> </td></tr>
    <tr><td id='cell15'> </td><td id='cell16'> </td><td id='cell17'> </td><td id='cell18'> </td><td id='cell19'> </td><td id='cell20'> </td><td id='cell21'> </td></tr>
    <tr><td id='cell22'> </td><td id='cell23'> </td><td id='cell24'> </td><td id='cell25'> </td><td id='cell26'> </td><td id='cell27'> </td><td id='cell28'> </td></tr>
    <tr><td id='cell29'> </td><td id='cell30'> </td><td id='cell31'> </td><td id='cell32'> </td><td id='cell33'> </td><td id='cell34'> </td><td id='cell35'> </td></tr>
    <tr id='lastRow'><td id='cell36'> </td><td id='cell37'> </td></tr>
    </tbody>
    </table>
    <table id='bcNavigation'><tr>
    <td id='bcFootPrev'></td>
    <td id='bcFootAll'></td>
    <td id='bcFootNext'></td>
    </tr></table>

    <div id='calLoadingStatus' style='display:none; text-align:center;'>
    <script type='text/javascript'>bcLoadStatus();</script>
    </div>
    <div id='calendarDisplay'/>

    </div>

    <script type='text/javascript'> initCal();</script>

    </b:includable>
    <b:includable id='posts' var='posts'>
    <!-- posts not needed for Calendar -->
    </b:includable>
    <b:includable id='menu' var='data'>
    Blog arşivi öğesini yapılandırın - Arşiv öğesini düzenleyin - Düz Liste - Önce Yeniler - Herhangi Bir Ay/Yıl Biçimini Seçin
    </b:includable>
    <b:includable id='interval' var='intervalData'>
    Blog arşivi öğesini yapılandırın - Arşiv öğesini düzenleyin - Düz Liste - Önce Yeniler - Herhangi Bir Ay/Yıl Biçimini Seçin
    </b:includable>
    </b:widget>
    Hemen bir Önizleme yapın ve eğer baktınız ki hata vermiyor şablonu kaydedin. Kaydettikten sonra aşağıdaki kodu </b:skin> kodundan sonra yapıştırın:

    <script type='text/javascript'>
    //<![CDATA[

    var bcLoadingImage = "http://konfor.enesilhan.net/tema/style/yukleniyor.gif";
    var bcLoadingMessage = " Yükleniyor....";
    var bcArchiveNavText = "Arşive Git";
    var bcArchiveNavPrev = '&#9668;';
    var bcArchiveNavNext = '&#9658;';
    var headDays = ["Pazar","Pazartesi","Salı","Çarşamba","Perşembe","Cuma","Cumartesi"];
    var headInitial = ["Pz","Pt","Sa","Ça","Pe","Cu","Ct"];

    // Nothing to configure past this point ----------------------------------
    var timeOffset;
    var bcBlogID;
    var calMonth;
    var calDay = 1;
    var calYear;
    var startIndex;
    var callmth;
    var bcNav = new Array ();
    var bcList = new Array ();

    //Initialize Fill Array
    var fill = ["","31","28","31","30","31","30","31","31","30","31","30","31"];
    function openStatus(){
    document.getElementById('calLoadingStatus').style.display = 'block';
    document.getElementById('calendarDisplay').innerHTML = '';
    }
    function closeStatus(){
    document.getElementById('calLoadingStatus').style.display = 'none';
    }
    function bcLoadStatus(){
    cls = document.getElementById('calLoadingStatus');
    img = document.createElement('img');
    img.src = bcLoadingImage;
    img.style.verticalAlign = 'middle';
    cls.appendChild(img);
    txt = document.createTextNode(bcLoadingMessage);
    cls.appendChild(txt);
    }
    function callArchive(mth,yr,nav){
    // Check for Leap Years
    if (((yr % 4 == 0) && (yr % 100 != 0)) || (yr % 400 == 0)) {
    fill[2] = '29';
    }
    else {
    fill[2] = '28';
    }
    calMonth = mth;
    calYear = yr;
    if(mth.charAt(0) == 0){
    calMonth = mth.substring(1);
    }
    callmth = mth;
    bcNavAll = document.getElementById('bcFootAll');
    bcNavPrev = document.getElementById('bcFootPrev');
    bcNavNext = document.getElementById('bcFootNext');
    bcSelect = document.getElementById('bcSelection');
    a = document.createElement('a');
    at = document.createTextNode(bcArchiveNavText);
    a.href = bcNav[nav];
    a.appendChild(at);
    bcNavAll.innerHTML = '';
    bcNavAll.appendChild(a);
    bcNavPrev.innerHTML = '';
    bcNavNext.innerHTML = '';
    if(nav < bcNav.length -1){
    a = document.createElement('a');
    a.innerHTML = bcArchiveNavPrev;
    bcp = parseInt(nav,10) + 1;
    a.href = bcNav[bcp];
    a.title = 'Previous Archive';
    prevSplit = bcList[bcp].split(',');
    a.onclick = function(){bcSelect.options[bcp].selected = true;openStatus();callArchive(prevSplit[0],prevSplit[1],prevSplit[2]);return false;};
    bcNavPrev.appendChild(a);
    }
    if(nav > 0){
    a = document.createElement('a');
    a.innerHTML = bcArchiveNavNext;
    bcn = parseInt(nav,10) - 1;
    a.href = bcNav[bcn];
    a.title = 'Next Archive';
    nextSplit = bcList[bcn].split(',');
    a.onclick = function(){bcSelect.options[bcn].selected = true;openStatus();callArchive(nextSplit[0],nextSplit[1],nextSplit[2]);return false;};
    bcNavNext.appendChild(a);
    }
    script = document.createElement('script');
    script.src = 'http://www.blogger.com/feeds/'+bcBlogId+'/posts/summary?published-max='+calYear+'-'+callmth+'-'+fill[calMonth]+'T23%3A59%3A59'+timeOffset+'&published-min='+calYear+'-'+callmth+'-01T00%3A00%3A00'+timeOffset+'&max-results=100&orderby=published&alt=json-in-script&callback=cReadArchive';
    document.getElementsByTagName('head')[0].appendChild(script);
    }

    function cReadArchive(root){
    // Check for Leap Years
    if (((calYear % 4 == 0) && (calYear % 100 != 0)) || (calYear % 400 == 0)) {
    fill[2] = '29';
    }
    else {
    fill[2] = '28';
    }
    closeStatus();
    document.getElementById('lastRow').style.display = 'none';
    calDis = document.getElementById('calendarDisplay');
    var feed = root.feed;
    var total = feed.openSearch$totalResults.$t;
    var entries = feed.entry || [];
    var fillDate = new Array();
    var fillTitles = new Array();
    fillTitles.length = 32;
    var ul = document.createElement('ul');
    ul.id = 'calendarUl';
    for (var i = 0; i < feed.entry.length; ++i) {
    var entry = feed.entry[i];
    var link = entry.link[0].href;
    var title = entry.title.$t;
    var author = entry.author[0].name.$t;
    var date = entry.published.$t;
    var summary = entry.summary.$t;
    isPublished = date.split('T')[0].split('-')[2];
    if(isPublished.charAt(0) == '0'){
    isPublished = isPublished.substring(1);
    }
    fillDate.push(isPublished);
    if (fillTitles[isPublished]){
    fillTitles[isPublished] = fillTitles[isPublished] + ' | ' + title;
    }
    else {
    fillTitles[isPublished] = title;
    }
    li = document.createElement('li');
    li.style.listType = 'none';
    li.innerHTML = '<a href="'+link+'">'+title+'</a>';
    ul.appendChild(li);

    }
    calDis.appendChild(ul);
    var val1 = parseInt(calDay, 10)
    var valxx = parseInt(calMonth, 10);
    var val2 = valxx - 1;
    var val3 = parseInt(calYear, 10);
    var firstCalDay = new Date(val3,val2,1);
    var val0 = firstCalDay.getDay();
    startIndex = val0 + 1;
    var dayCount = 1;
    for (x =1; x < 38; x++){
    var cell = document.getElementById('cell'+x);
    if( x < startIndex){
    cell.innerHTML = ' ';
    cell.className = 'firstCell';
    }
    if( x >= startIndex){
    cell.innerHTML = dayCount;
    cell.className = 'filledCell';
    for(p = 0; p < fillDate.length; p++){
    if(dayCount == fillDate[p]){
    if(fillDate[p].length == 1){
    fillURL = '0'+fillDate[p];
    }
    else {
    fillURL = fillDate[p];
    }
    cell.className = 'highlightCell';
    cell.innerHTML = '<a href="/search?updated-max='+calYear+'-'+callmth+'-'+fillURL+'T23%3A59%3A59'+timeOffset+'&updated-min='+calYear+'-'+callmth+'-'+fillURL+'T00%3A00%3A00'+timeOffset+'" title="'+fillTitles[fillDate[p]].replace(/"/g,'\'')+'">'+dayCount+'</a>';
    }
    }
    if( dayCount > fill[valxx]){
    cell.innerHTML = ' ';
    cell.className = 'emptyCell';
    }
    dayCount++;
    }
    }
    visTotal = parseInt(startIndex) + parseInt(fill[valxx]) -1;
    if(visTotal >35){
    document.getElementById('lastRow').style.display = '';
    }
    }

    function initCal(){
    document.getElementById('blogger_calendar').style.display = 'block';
    var bcInit = document.getElementById('bloggerCalendarList').getElementsByTagName('a');
    var bcCount = document.getElementById('bloggerCalendarList').getElementsByTagName('li');
    document.getElementById('bloggerCalendarList').style.display = 'none';
    calHead = document.getElementById('bcHead');
    tr = document.createElement('tr');
    for(t = 0; t < 7; t++){
    th = document.createElement('th');
    th.abbr = headDays[t];
    scope = 'col';
    th.title = headDays[t];
    th.innerHTML = headInitial[t];
    tr.appendChild(th);
    }
    calHead.appendChild(tr);
    for (x = 0; x <bcInit.length;x++){
    var stripYear= bcInit[x].href.split('_')[0].split('/')[3];
    var stripMonth = bcInit[x].href.split('_')[1];
    bcList.push(stripMonth + ','+ stripYear + ',' + x);
    bcNav.push(bcInit[x].href);
    }
    var sel = document.createElement('select');
    sel.id = 'bcSelection';
    sel.onchange = function(){var cSend = this.options[this.selectedIndex].value.split(',');openStatus();callArchive(cSend[0],cSend[1],cSend[2]);};
    q = 0;
    for (r = 0; r <bcList.length; r++){
    var selText = bcInit[r].innerHTML;
    var selCount = bcCount[r].innerHTML.split('> (')[1];
    var selValue = bcList[r];
    sel.options[q] = new Option(selText + ' ('+selCount,selValue);
    q++
    }
    document.getElementById('bcaption').appendChild(sel);
    var m = bcList[0].split(',')[0];
    var y = bcList[0].split(',')[1];
    callArchive(m,y,'0');
    }

    function timezoneSet(root){
    var feed = root.feed;
    var updated = feed.updated.$t;
    var id = feed.id.$t;
    bcBlogId = id.split('blog-')[1];
    upLength = updated.length;
    if(updated.charAt(upLength-1) == "Z"){timeOffset = "+00:00";}
    else {timeOffset = updated.substring(upLength-6,upLength);}
    timeOffset = encodeURIComponent(timeOffset);
    }

    //]]>
    </script>
    <script src='/feeds/posts/summary?max-results=0&amp;alt=json-in-script&amp;callback=timezoneSet'></script>
    Bu işlemi de tamamladıktan sonra tekrar kaydedin. Şimdi arşiv öğesinin ayarlarını yapmanız gerekiyor. Bunun için Yerleşim>Sayfa Öğeleri bölümüne gidin ve yan sütundan arşiv öğesinin altındaki Düzenleye tıklayın. Başlık olarak istediğinizi girebilirsiniz. Stilin Düz Liste olması gerekiyor. Önce En Eski Yazıları Gösterin seçili olmadığından emin olun. Arşiv Frekansı Aylık olmalı. Tarih Biçimini kafanıza göre seçebilirsiniz.

    Şimdi Değişiklikleri Kaydete tıklayın. Daha sonra blogunuza gidip takvimin  bir önizlemesini yapabilirsiniz. Önizlemeyi yaptığınızda yolunmuş tavuk gibi bir görüntü göreceksiniz. Eğer bu yolunmuş tavuğu ford görünümlü şahin yapmak istiyorsanız </b:skin> kodundan önce şu kodları yapıştırın:

    /* Calendar
    ----------------------------------------------- */
    /* div that holds calendar */
    #blogger_calendar { margin:0 0 0 10px;padding:3px;1px solid #000;background:#FFF ; width:96%;}
    /* Table Caption - Holds the Archive Select Menu */
    #bcaption {border:0; background:#ffffff; padding:0;margin:0 0 0}
    /* The Archive Select Menu */
    #bcaption select {background:#ffffff; color:#000000; border:1 solid #D8D8D8; text-align:center; width: 99%; font-family:Tahoma;}
    /* The Heading Section */
    table#bcalendar thead {background:#B5D3DD ;color:#ffffff;}
    /* Head Entries */
    table#bcalendar thead tr th {width:20px;text-align:center;padding:2px; -moz-border-radius: 2px;
    -webkit-border-radius: 2px; border:1px solid #D8D8D8; font-family:Tahoma; font-weight:normal;}
    /* The calendar Table */
    table#bcalendar {border:0 solid #000;border-top:0; margin:0px 0 0px;width:95%;}
    /* The Cells in the Calendar */
    table#bcalendar tbody tr td {text-align:center;padding:2px; -moz-border-radius: 3px;
    -webkit-border-radius: 3px; border:1px solid #D8D8D8;}
    /* Links in Calendar */
    table#bcalendar tbody tr td a {font-weight:bold; color:#0788C3;}
    /* First Row Empty Cells */
    td.firstCell {visibility:visible;}
    /* Cells that have a day in them */
    td.filledCell {background:#fff;}
    /* Cells that are empty, after the first row */
    td.emptyCell {visibility:hidden;}
    /* Cells with a Link Entry in them */
    td.highlightCell {background:#B5D3DD;border:1px solid #BDBDBD!important}
    /* Table Navigation */
    table#bcNavigation {width:95%;background:#FFFFFF; -moz-border-radius: 2px;
    -webkit-border-radius: 2px; border:1 solid #D8D8D8; color:#fff;}
    table#bcNavigation a {color:#0788C3;text-decoration:none;}
    td#bcFootPrev {width:10px;}
    td#bcFootAll{text-align:center;}
    td#bcFootNext {width:10px;}
    ul#calendarUl {margin:5px auto 0!important; list-style:circle;}
    ul#calendarUl li a{ color:#0788C3; list-style:circle;}


    Eveet artık sizinde şaşalı bir takviminiz var :) CSS kodlarınızı kendi şablon renklerine uyumlu hale getirebilirsiniz. Renk kodlarını bulma aracı olarak önerim İnstaneyeDropper'dır. Bu adresten indirebilirsiniz. Bu zahmetli işlemde mutlaka yapamadağınız yer yada sormak istedikleriniz mutlaka olacaktır. O yüzden ben üniversiteye gitmeden sorularınızı sorun gidince böyle çok ilgilenemeyeceğim :)
    banka
    ÖSYM daha önce sınav sonuçlarını açıklamıştı ve bende bir yazımda kazandığım bölümü açıklamıştım. Üniversite gelmesine geldi de bu sefer de diğer sorunlar canımı sıkıyor. İlk defa üniversiteye kaydolacağım ama dün ve bugün çarşı da baya strese girdim ! Halbu ki ilk defa da kayıt olmayacağım. Geçen sene Eskişehir Üniversitesi'ne kaydolmuştum ve geçen seneden biraz bilgim vardı bu kayıt işleri için. Dün de yine

    harç parası yatırmak için gittim çarşıya bu sıcakta ! {41 °C} Önce Vakıfbank'a gittim üniversite ismini söyledim ama biz almıyoruz dediler. Daha sonra sırasıyla: Ziraat,Halk Bankası,TEB,Garanti ve son olarak da İş Bankası'na gittim ! Hiç birisi biz almıyoruz dediler iş bankası hariç. Banka banka dolaştım bu sıcaklarda. İşimi yapamamanın üzüntüsü bir yana sıcaklarda cabası  oldu ramazan ramazan..



    İş bankasına gittim en son da. Tamam biz alıyoruz dedi görevli ama öğrenci numarası istedi benden. Bende dedim ki: Ben ilk defa kayıt yaptıracağım öğrenci numaram yoktur. Valla bilmiyoruz bize bu şekilde iletildi felan. Bugün de üniversitenin öğrenci işlerini aradım cevap veren felan yok ! Zaten sıcak başıma güneş geçti bir de bunlar böyle açmayınca telefonu hepten deli oldum.



    Kazandığım bölümün sitesi o kadar dandik ki taa 2001 yılında yapılmış. Ne duyurular var ne de akademik takvim bölümü açılıyor :(  [Bkz: http://ceyhan.cu.edu.tr/default.asp]  Şu an ne yapacağımı bilmiyorum. Harç parası ne zaman yatırılıyor ne zaman son günü ve miktarı ne kadar inanın hiçbir şey bilmiyorum. Ve bir daha da mümkünse bu sıcaklarda bankaya felan girmek de istemiyorum. Dışarısı 40 küsür derece içerisi 25 derece. İçeride kedi gibi mayışıyorum dışarıya çıkınca sanki üstüme hücum ediyorlar :( Bir daha girip akşama kadar orada koltukta oturup uyuyacağım, bu da ahtım olsun !
    sözBlogger için yine güzel bir eklenti geliştirdim. Bu eklenti sayesinde siteniz veya blogunuz her yenilendiğinde güzel bir sözle ziyaretçilerinizi ağırlayabileceksiniz. Bu eklenti için birde güzel bir CSS tanımlaması yaptım. İstendiği zaman rahatsız olan kullanıcılar düşünülerek birde kapatma düğmesi yaptım. Ama bu güzel eklentiyi kim kaldırmak ister ki :) Hemen nasıl yapıldığına geçelim o zaman:

    İlk başta CSS tanımlaması yapalım. </b:skin> kodundan önce şu kodları yapıştıralım:

    .bilgilendirme {
    margin-top: 0.5em;
    margin-bottom: 0.5em;
    padding: 1em 1.5em 1em 5.5em;
    border-bottom: 2px solid #fff;
    border-top: 2px solid #fff;
    color:#444;
    background: #FFF6BF url() 2.2em center no-repeat; border-color: #FFD324;
    }
    .bilgilendirme .kapat{ position:relative; float:right; top:-5px; right:-5px; }
    .bilgilendirme .kapat img{border:none; background:none;}
    .bilgilendirme a {color: #817134;}


    Bu tanımlamayı yaptıktan sonra blogunuzun sidebarına veya herhangi istediğiniz bir yere de asıl olan şu kodları ekleyelim:

    <div class="bilgilendirme">
    <strong><center>

    <center><script language="JavaScript">
    //store the quotations in arrays
    quotes = new Array(7);
    quotes[0] = "Böcek olmayı kabullenenler, ezilince şikayet etmemelidirler. {F.Schiller}";
    quotes[1] = "Bir yengece, doğru yürümesini asla öğretemezsiniz. {Aristophanes}";
    quotes[2] = "İnsanlar başaklara benzerler, içleri boşken başlari havadadır, doldukça eğilirler. (Montaigne)";
    quotes[3] = "Körlerin ülkesinde, tek gözlü insan kral olur. {Desiderius Erasmus}";
    quotes[4] = "Zayıfın kini, dostluğu kadar tehlikeli değildir. {V.DRAGUES}";
    quotes[5] = "Gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenince diğerleri de yanlış gider. {C.BRUNO}";
    quotes[6] = "Yemine gerek görmeyecek kadar sözlerine sadık ol. {DALE CARNEGIE}";
    quotes[7] = "Dev eserleri taşlar değil, onları işleyenler meydana getirir. {J.T.MOTLEY}";
    quotes[8] = "Söz kalpten çıkarsa kalbe kadar gider, dilden çıkarsa kulağı aşamaz. {ARAP ATASÖZÜ}";
    quotes[9] = "Yarın bambaşka bir insan olacağım diyorsan. Niye bugünden başlamıyorsun? {EPIKTETOS}";
    quotes[10] = "Yumuşak olma ezilirsin , sert olma kırılırsın. {VICTOR HUGO}";
    quotes[11] = "İnsanların umudunu kırma.. Belki de sahip olduğu tek şey odur. {Anonim}";
    quotes[12] = "Olgun insan güzel söz söyleyen değil, söylediğini yapan ve yapabileceğini söyleyen adamdır. {Konfüçyüs}";
    quotes[13] = "Düşmanlarınızı sevin; çünkü kusurlarınızı yalnız onlar açıkça söyleyebilir. {Benjamin Franklin}";
    quotes[14] = "Silgi kullanmadan resim çizme sanatına hayat denilmektedir. {John Christian}";
    quotes[15] = "Kötümser yalnız tüneli görür, iyimser tünelin sonundaki ışığı görür, gerçekçi tünelle birlikte ışığı hemde gelecek treni görür. {J.Harris}";
    quotes[16] = "Hakiki arkadaşlık sıhhatten farksızdır, kıymeti ancak elden gittikten sonra anlaşılır. {Golti}";
    quotes[17] = "Böcek olmayı kabullenenler, ezilince şikayet etmemelidirler. {F.Schiller}";
    quotes[18] = "Temiz elleri olan insanların da kirli düşünceleri vardır. {S.LEC}";
    quotes[19] = "Ölümün bizi nerde bekledigi belli degil, iyisimi biz onu her yerde bekleyelim. {MONTAIGNE}";
    quotes[20] = "Kaptanın ustalığı deniz durgunken anlaşılmaz. {LUKIANOS}";
    //calculate a random index
    index = Math.floor(Math.random() * quotes.length);
    //display the quotation
    document.write("\n");
    document.write(quotes[index]);
    //done
    </script>

    </center></center></strong>
    <a href="javascript:void(null)" onclick="javascript:this.parentNode.style.display='none';" class="kapat"><img src="http://konfor.enesilhan.net/tema/style/carpi.png" title="Bilgilendirmeyi Kapat" alt="Kapat" /></a></div>
    Sözlerin sayılarını arttırmak veya sözleri başka sözlerle değiştirmek mümkün. Gerçekten şimdiye kadar ki paylaştığım eklentiler kadar güzel olan bu eklentiyi ben çok beğendim. İnşallah sizlerde beğenirsiniz. Ayrıca bu uygulamanın DEMO adresine bakıp fikir edinebilirsiniz. Takıldığınız yer olursa sorabilirsiniz, kolay gelsin..
    popho v3Beyazıt kardeşimin şurada tanıttığı temanın Blogger'a uyarlanmış halini sizlere sunuyorum. Blogger'a entegre eden Templatesbyblogger. Geliştiren ise tabii ki benim :) İsmi hoşuma gitmese de temamız gerçekten çok hoş. Wordpress alt yapısına sahip olan birçok blog bu temayı kullanıyor. Tabi bu Version 3.  Bundan önceki versiyonları kullananların haddi hesabı yok. Temayı sevmemdeki en büyük neden ise: Sadeliği . Keşke her tema bunun gibi sade olsa.

    Fazla uzatmadan hemen temanın özelliklerine geçelim isterseniz:

    • 2 kolonlu gri+beyaz renk karışımı

    • 2 adet reklam alanı:  468x60 ve 300x250 piksel boyutlarında

    Benim sonradan eklediğim eklentiler ise şunlar:





    Demoya » » BURADAN bakabilirsiniz. Temanın Footer kısmında değişiklik yapmak vicdanınıza kalmıştır tamamen ama şunu söyleyeyim böyle bir şey yaptığınızda ben hakkımı kesinlikle helal etmiyorum. Diğer yapımcılar da etmeyecektir, -ki kim olsa böyle bir şeyi kabullenemez. Bunları kabul ediyorsanız buyrun aşağıdan indirebilirsiniz:









    İndir


    Dipnot: En son güncel versiyonu indirmek için BU linki takip edebilirsiniz. Güncelleme tarihi:  03.09.2010 Cuma
    alexaWebmasterların vazgeçilmez değerlerinden biri olan Alexa bana göre bazen acayip şekilde saçmalıyor. Kimi zaman beklenmedik bir şekilde ilerleme kaydeden siteler belli zamandan sonra alexa tarafından sanki kaale alınmıyor. Bazı webmasterlar pagerank sendromundan sonra kendini alexa'ya adıyor bazıları da alexa önemli değil diyor ! Ama kesin olan birşey var ki: Alexa web dünyasının neredeyse Tekeli olmuş.



    Şimdi diyeceksiniz ki sen bu kanıya nereden vardın ? Bende hemen cevabımı vereyim: Yaklaşık 4 ay önce şimdi ki kullandığım domainin .org uzantılısını almıştım ve bu blogumdaki tüm yazıları o domaine taşımıştım. Ardından 1 hafta sonra tüm yazıları sildim ve bir indexle siteyi kendi haline bıraktım. 3 ayda inanılmaz bir yükselme kaydeden www.enesilhan.org adlı sitem beni adeta çıldırttı ! Bom boş bıraktığım sitem gün geçtikçe alexası beklemediğim yerlere geldi. Birde resim koyayım daha net anlamanız için:,

    Site ilk başlarda 24 milyonlardaydı yanlış hatırlamıyorsam. Daha sonra da hızlı bir şekilde indikçe indi. Biraz daha uğraşsam bu blogumu da geçecekti yaramaz !



    Şimdi bakabilirsiniz site bom boş. Ne zamandır da o şekilde bekliyor. İnanır mısınız bilmiyorum ama o yazıları ekledikten sonra o sitenin indexi bu blogumdaki index sayısını da geçti. Tabi çıldırmak bir yere kadar. Hâlâ anlayamadım bu işin sırrını. Neden böyle yapıyorsun Alexa ? Belki sizler bir şeyler biliyorsunuzdur sayın okur ve aranızda kesinlikle web'i master ile bitirenler olmuştur. Neden böyle oluyor sizce sayın okur ? Ben bu bloga her gün yazı giremesem de aylık ortalama 7 yazı giriyorum. Bazen hiç yazmadığım şekilde inanılmaz bir şekilde yükselirken, aksine bloga yazı girince alexa düştükçe düşüyor. Gerçekten çok enteresan ama malesef gerçek !
    20.yılBu başlığı artık gelenekselleştirdim, Rabbim izin verir de uzun ömrüm olursa her doğduğum sene de bu başlığı kullanacağım artık :) Yıllar gerçekten çok çabuk geçiyor ama biz nedense bu yılların nasıl geçtiğini anlayamıyoruz bile.. Her yılın kendine özgü iyi ve kötü yanları oluyor malesef. Bazen haddinden fazla sevinirken bazen de istemediğimiz kadar üzülüyoruz anlamsızca.. ama her şeye rağmen şükrediyoruz Yaradana..



    Evet bugün 20 yaşına girdim ama inanın değişen hiçbir şey olmuyor artık. Sadece adı kaldı: Doğum Günü! Bunun haricinde değişen bir şey yok. Bu günün gelmesini iple felan da çekmiyorum hatta bazen hiç istemiyorum bile. Beni tek sevindiren şey ise; değer verdiğim insanların doğum günümü kutlamasından önce şimdiye kadar ki kayıt olduğum birçok forum ve siteden doğum günü mesajlarının gelmesi :) Önceden bir siteye üye olduğumda doğum yılını doğru bir şekilde girerdim o yüzden bu mesajlar geliyor. Bu mesajlar gelmese doğum günüm olduğunu bile hatırlamayacak dereceye geldim :) Artık doğru bir şekilde girmiyorum doğum yılını oda ayrı bir gereksizlik :)



    Bu yıl yani 2010 yılı eğitim olarak pek bir şey yapmadığım bir yıl olarak kayıtlara geçti. Daha önce ki yazılarımda neden okuyamadığımı yazmıştım. Arşivde biraz gezerseniz bulabilirsiniz. Ama hemen şunu söyleyeyim: Bu sene Allah'tan kaza bela çıkmazsa Adana-Ceyhan Meslek Yüksek Okulu'nda Büro Yönetimi ve Yönetici Asistanlığı'nı okuyacağım. Biliyorsunuz ki geçen cuma günü ÖSYM sonuçları sürpriz bir şekilde açıklamıştı. İşte o günde bana bu bölüm geldi. Ailem baya sevindi bende sevindim tabi ki. Yakınlık açısından çok sevindim  ben özellikle. Aileye düşkün biri olduğumdan bu çok iyi oldu. Okuyacağım bölüm 2 yıllık geldi ama 4 yıllık da olsaydı sonuç yine aynı yere çıkacaktı; çünkü benim hedefim Polislik. {Allah izin verirse}



    Eğitim olarak bu şekilde geçti 2010 yılı fakat maddi olarak hiç beklemediğim şeyler oldu. Neredeyse 3 yıllık olan bu sitemden biraz para kazanmak istedim. Bu para kazanma isteğim aşırı dereceye kaçmış olmalı ki önce gününde kutlayamadığım Anneler Günü'nde anneme gidip 72 ekran bi televizyon aldım. Daha sonra da geçen günler konusunu ettiğim Laptop'u aldım.{Tabi peşin alamadım gerisini taksite bağlattım} İyi mi ettim kötü mü ettim bilmiyorum ama olumsuz yanlarını gördüm malesef. Fazla derece de tanıtım yazısı yazdığımdan önce okuyucularım epey rahatsız oldu biliyorum{yani hissediyorum} Daha sonra da link sattığımdan google tarafından cezalandırıldık.



    İşte 2010 yılı benim için bu şekilde geçti. Biliyorum özel bir insan değilim sadece rabbime şükrediyorum bu kadar zaman yaşama şansı tanıdığı için.. Çoğu kez yattığımda kalbimin atış sesini dinliyorum sınırsız bir şekilde atıyor. Bazen diyorum kendi kendime Rabbin sana bunca yıldır kesintisiz kalp atışı sağlıyor, Var mısın diyorum sende her kalp atışında Allah demeye ? Ama malesef olmuyor O sınırsız biz sınırlıyız.. Bu günde doğan veya doğmayan herkesin doğum gününü kutluyorum. Ben özel biri değilim ama siz gerçekten çok özelsiniz.. Hep beraber nice yıllara ...
    dmozDmoz'u internet ile ilgilenen insanların hemen hemen hepsi bilir. Ve çoğu web sitesi sahibi de bir an önce bu dizine eklenmeyi iple çeker. Herkes kolay kolay eklenemez bu dizine. Misal olarak ben yaklaşık 9 ay önce başvurmuştum fakat yaklaşık 3 ay önce felan eklendi sitem ! Bu dizine eklendikten sonra şunu farkettim ki, Dmoz yazdığınız yazılara müthiş bir index hızı kazandırıyor. Normalde yazdığım yazılar 3-4 saatte indexlenirken Dmoz'a kabul edildikten sonra en fazla 3 dakika da indexleniyor ! Hâlâ bir çok kişi bu dizine eklenmeyi sabırsızca bekliyor fakat Dmoz o kadar kolay lokma değilmiş ben bunu anladım geçen süre zarfında :) İsterseniz şimdi de Dmoz'un web sitelerine sağladığı inanılmaz hafiflliğini şöyle izah edelim:

    Dmoz; anasayfalarında da belirttiği gibi insan yapımı en büyük web dizinidir. Dmoz sadece kaliteli siteleri listeler ve siteleri düzgün bir şekilde kategorize eder ayrıca özgünlüğe önem verir. Google’da Dmoz’un tavsiyelerini göz ardı etmez. Ayrıca sitenizin Dmoz’da kendi kategorisinden aldığı 1 link size çok şey kazandırır. Velhasıl-ı kelam Dmoz link alınabilecek en iyi sitelerden biridir. Çünkü Google’da Dmoz’a hatrı sayılır değer verdiği için Dmoz’un gösterdiği sonuçlara kendi altsayfasında da yer verir.
    İşte Dmoz bu yazılan bilgiler gibi gerçekten web siteleri için çok önemli bir proje. Sizlere tavsiyem ögün bloglarınızla Dmoz'a başvurunuzu yapmaktır, yapmışsanız da kabul edilmesi için dua etmenizdir :) Bu arada Tükçe blogları Türk yöneticiler onaylıyor, bilginize !
    siemensEpeydir biriktirmiş olduğum parama dün gidip bir tane laptop aldım. İnternette baya laptop araştırdım fiyatlar gerçekten çok ucuzlamış ama ben bunu internet üzerinden almadım. Tanıdığımız bir bilgisayarcıdan gidip aldım bizzat kendi başıma. Fiyatı piyasa şartlarından çok az üstünde olsa da içime değdi gerçekten. Makina canavar gibi maşallah :) En ufak yavaşlama,takılma veya kasma gibi bir problemi olmuyor. Yaz sıcaklarında biraz ısınıyor ve ısınma dizlerime de acı bir his olarak geri dönüyor malesef :)



    Bulunduğumuz konum itibariyle şu an ki sıcaklığını gayet normal buluyorum. Çünkü oda sıcaklığımız bile alşamları 33 derecenin üstünde. Gündüzüde varın siz hesap edin artık :) Bu makinayı 1100 TL'ye aldım. Fiyatı özelliklerine göre gayet iyi bence. Artık bu laptoptan bloglayacağım inşallah,hayırlısı,iyi ki, tabi ki :) Çok heyecanlıyım bana da hak verin ama yani :)  İsterseniz birde siz bakın özelliklerine. İşte bu laptopun özellikleri:






































    Marka: Fujitsu Siemens
    Seri: AMILO
    Çip Seti: Intel
    İşlemci: T4200
    İşlemci Cache: 1 MB L2 cache
    İşlemci FSB: 800 Mhz
    İşlemci Hızı: 2 Ghz
    İşlemci Platformu: Intel Core Duo
    Ekran Boyutu: 16 inc
    Ekran Kartı: Paylaşımlı
    Ekran Kartı Hafızası: Paylaşımlı
    Max Ekran Çözünürlüğü: 1366 x 768
    Ram Tipi: DDR2
    Sistem Belleği: 3 GB: 3072MB 677MHz
    Sabit Disk Kapasitesi: 250 GB 5400RPM 8MB
    Optik Sürücü: DVD Dual Yazıcı
    Klavye: TR/Q
    Kablosuz İletişim: Wireless 802.11b/g
    Bluetooth Özelliği: Yok
    USB: 3 Adet
    10/100 Ethernet: Var
    İşletim Sistemi: MS Vista Home Basic
    Webcam: Var
    Yüz Tanıma: Yok
    Kart Okuyucu: Var
    Ağırlık: 2.67 kg
    Pil: 6 Hücreli
    Garanti Süresi: 24 ay




    Şimdi de birkaç resim ekleyelim bu aletin:

















    Resimlerde bu şekilde arkadaşlar. Sizce özellikler fiyata göre iyi mi ? Ya da hoşunuza gitmeyen bir özellik veyahut "Şu da olsa daha iyi olurdu" dediğiniz bir şey varmı arkadaşlar ? Eğer varsa bu şekilde öneriniz veya bu ürünle karşılaştırabileceğim özellikte bir laptop varsa yorum kısmında belirtirseniz sevinirim. İnşallah hayırlı olur bu laptop. Aklıma gelmişken şunu da söyleyeyim:

    Param yetmedi bu laptopun çantasını bile alamadım ama aramızda kalsın tamam mı :)

    Ve bu laptopu da üniversiteye gideceğim için aldım evde keyif yapmak için değil. Pazartesi tercih yaptım bakalım neresi gelecek sayın okurlar ? Her şeyin hayırlısı diyorum ve yazıyı burada sonlandırıyorum. Herkese iyi günler dilerim..