MT 18 Yaşım...

18 Yaşım



Ağlasın gözlerinde bıraktığın 18 yaşım

Sende gömüldü binlerce sevgi kucağına sarılamadığım an

Ve lütfen uyuu.



Yanlız gecelerin bir bedende solmuş birkaç çiçeğin aşığı

Küçük bir serçenin ıslığı şarkılarım

Kalbime ağır gelen yanlızlığımın hatırası beni bıraktığın ben bana

İçime gözlerinden yılların acısını damlarım

Yok şarkılarım çalmasın yok baharlarım olmasın

Yok ayrılığın acısına dayanırım

Tam anlamıyla savaş kalıntısı yüreğim

Hergününe demet papatyalar yollarım

Bir yeminim vardı anne sen duyarsan hatırla

Gözlerini yumduğunda 4000 kilometre uzaklıkta bir pişmanlığın sesi yankılandı telefonda

Anneni defnettik dedi bir ses ve pes etti hayat

Pes etti murat pes etti yaşamak pes etti pesss

Tek nefesti o içime çektiğim yüreğinden koptuğum eylül akşamlarından arda kalan...















Ağlasın gözlerinde bıraktığın 18 yaşım

Sende gömüldü binlerce sevgi kucağına sarılamadığım an

Ve lütfen uyuu.



Dermansız sabahların çiğleri gözlerimde

Gecenin soğuğundan kalan açtı güneşler

Yalan anne yalan açtı güneşler

Yağmurların ardından sadece toprağının kokusu bu kalan

Ölüm yokuşu dermanı yok ayaklarım intihar merdivenlerinde

Kestim darağacında umut varken ipi

30 Kasım yankısı gidişinin yüreğime acı renklerle resmedilişi sanki

Bütün gemilerin veda ettiği kıyıda ağlayan yanlız bir martının kanadıyla sarılan oltaya takılan sudan çıkmış bir balık gibi

Telaşlı ve ağlamaklı

Gözlerimde hayalin sanki hiç gitmemişsin gibi

Beni hiç yanlız bırakmamışsın gibi

Hep dizinde yatıyormuşum da masallarını her akşamın batışında dinliyormuşum gibi



Ağlasın gözlerinde bıraktığın 18 yaşım

Sende gömüldü binlerce sevgi kucağına sarılamadığım an

Ve lütfen uyuu...